|
“Her fikirden hikaye olur
mu?” başlıklı ilk dersin konuğu deneyimli senarist Nilgün Öneş oldu. İyi bir
fikrin nereden bulunabileceğinden söz eden Öneş, örneklerle, her fikirden iyi
bir sinema filmi veya TV dizisi hikayesi çıkmayabileceğini belirtti, eldeki
fikrin işe yarayıp yaramadığının nasıl anlaşılacağını tecrübelerinden
örnekleyerek anlattı. Başarılı bir hikayeye dönüşecek fikrin içinde dramatik
çatışmanın zaten hazır olması gerektiğini söyleyen Öneş, Şekspir’in “Romeo ve
Juliet”ini örnek verdi, “iki genç birbirine aşık olur” cümlesiyle “düşman
ailelerin çocukları birbirine aşık olur” cümlesi arasındaki farkın altını
çizdi... Sunumunun ardından Öneş, yaklaşık 70 dakika öğrencilerin sorularını
yanıtladı.
Sinema yazarı-senarist Tamer
Baran’ın konusu ise “Hikaye ve Mana” idi. İzleğin önemini anlatarak başlayan
Baran, “The Godfather / Baba” ve “Citizen Kane / Yurttaş Kane” filmlerinin
açılış sahnelerini izlettirdi ve filmlerin ana temalarının nasıl analiz
edilebileceğini anlattı. Daha başarılı bir film hikayesi elde etmenin temel
yolunun hikayenin ana temasını derinleştirmek olduğunu anlatan Baran, temayı etkili
hale getirmek konusunu işlerken “Suç ve Ceza”, “Gazap Üzümleri” gibi klasik
romanlardan da örnek verdi.
Günün son konuşmacısı
avukat Burhan Gün oldu. Senaryo yazarlarının yasal haklarını kısaca özetleyen
Gün, sözleşme imzalanırken nelere dikkat edilmesi gerektiğini örneklerle
açıkladı ve konuyla ilgili soruları yanıtladı.
Sertifika programında ilk gün
tamamlandığında, katılımcılar kadar konuşmacıların da etkinlikten çok memnun
oldukları gözlenebiliyordu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder